Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki belirli bir çizgiyi düzenli olarak sürdürmenin imkânı yok. Ortam gün be gün değişim gösteriyor. Sakin, sessiz ve huzurla geçen bir yaşam bütün insanlarımızın özlemi!
Eskinin normal yaşam düzeni artık mumla aranır oldu, yalan konuşmak, doğruları gizlemek ve insanları gözünün içine bakarak kandırmak yaşam biçimi oldu. Kimse yemiyor, yalanları açık ve seçik görüyor ama korkuyor. Sesini çıkarttığında kara gömlekliler tarafından ezilip yok edileceğini biliyor. Toplum olarak bizler yaşıyoruz işte ama öyle!
Maruz kaldığımız davranışların insanlık dışı olduğunun farkındayız ancak…
Minik mutluluklar için karaladığım bir iki satır karşınızda.
Arada bir
Üç kuruşluk sevinçlerle
Eğreti yamansa da bu yürek
O heyecanla
Dikiş tutmuyor
Atıveriyor bir yerlerden gizlice
Biraz huzura kavuştum derken
Bir kaç gün içerisinde
Yine başlıyor aynı kargaşa
Umutsuzluk ve endişe
İç sızlatan kalp ağrısı
Derinlerde yerleşiveriyor sessizce
Kaybolurken hayaller
Dünya dönüyor kendi halinde öylece
Tam ümidi kesmişken
Sonra yine arada bir
Beş kuruşluk sevinçlerle