Yazmaya başladığım sıralarda, kendimce bir şiirin nasıl olması gerektiğini uzun uzadıya düşündüm. Okuduklarımda nelerden etkilendiğimi hatırlamaya çalıştım. Duygular ve anlatım gerekliydi ama bunun akıcı bir dille şarkı tadında sunulması önemliydi. Hadi oturup şiir yazayım demekle keşke olsaydı, her şey ne kadar güzel olurdu. Otur kalk, sağa bak sola bak, çiçekleri izle kuşları, denizi seyret şiir yaz.
Boş oturmayıp içime işleyen şarkıların sözlerini bulup okudum, vurgulanan sözcükleri inceledim. En sonunda bir şeyi fark ettim. Her şeyin olduğu gibi şiirin de ruhu olmalıydı. İşte bu düşünceden yola çıkarak ortaya çıkan dizelerim şu şekilde,
Şiirin ruhu
Büyütecek ne var diyorsun ama
Şiir yazmak kolay değil
Anlamalısın bunu
O daha ilk anda seni içine almalı
İnsan gökkuşağının altından geçtiğini anlamalı
Dalgalara atladığını hissetmeli
Uçurumların kenarında dolaştığını görmeli
Sevinç, mutluluk oynaşmalı sözcüklerde
Aydınlık görülmeli, renkler açık bir şekilde seçilmeli
Sevgiler, aşklar haykırarak anlatılmalı dizelerde
Kadıköy vapurunun iskeleye çarptığı gibi sarsmalı
Mutsuzluklar, hayal kırıklıkları hissedilmeli
Gönül yaraları yaşanmalı derinden
Umut olmalı, hayaller görünmeli kelimelerde
Ruhu olmalı dizelerin
Damlamalı bir şeyler okuyan yüreklere
Vakti zamanı geldiğinde
Yer etmeli silinmemecesine
Onu okuyan kalplerin bir köşesinde
3 Kasım 2008
Emeğinize sağlık çözmüş gibisiniz şiirin ruhunu.
BeğenLiked by 1 kişi
Güzel yorumunuz için teşekkür ederim.
BeğenBeğen